Leyla Paslanmaz
Söylendiğinde boyun büken kelimeler vardı
Doğu gibi annem gibi ölüm gibi
Her yer insandan birkaç adım sonraydı
Saatler insanı birkaç dakika geçe çalmaktaydı
Leyla Tanrı’nın ellerindeyken
Henüz hiç yemin edilmemişken
Hıçkırmak yokken sevdanın sözlüğünde
Onun aşkına diye başlanmamışken hiçbir söze
Bir kadının adı haykırıldı ilkin erkeğin dilinden
Dünya Leyla diyerek döndü
Döndü dünya Leyla diye diye
Önce çamur vardı
Leyla’nın o beyaz elleri bile çamurdandı
Sonra insanın bütün tuttukları paslandı
Tanrı paslandı mabetlerde
Sonra oruçlar tutuldu tabakların dilinde
Kanlar paslandı karınlar paslandı Leylalar paslandı